Bölüm I
Hareket eden sistemlerin ortak özellikleri vardır...
Her hareket için bir
enerji...
Her enerji için bir
yakıt gerekir...
Her hareket eden
yıpranır...
Her yıpranan bakıma
ihtiyaç duyar...
Her harekette bir
kıvam...
Her kıvam için ölçülü
bir denge...
Her ölçülü denge
içinse hassas bir ayar gerekir...
Her hareket edenin
performans kalitesi aynı değildir...
Kimisi çok kötü...
Kimisi az kötü...
Kimisi ise kötü...
Kimisi az iyi...
Kimisi iyi...
Kimisi çok iyi...
Ama hareket
performans kaliteleri de ayarlanabilirdir...
Hareketlilerin
hareket kalitesini yükseltmek için...
Hem kaliteli
yakıta...
Hem kaliteli
enerjiye...
Hem kaliteli
bakıma...
Hemde ölçülü bir iç denge
gerekir...
İnsanlarda hareket
eden sistemlerden oluşur...
Tıpkı bir devlet
gibi...
Farklı görevlerle
yetkilendirilmiş bir sürü farklı alt kuruluşun ortak bir uyum ile yürüttüğü dev
bir organizasyon...
Hem somut hem
soyut...
Her sistem bir
kuruluş...
Her kuruluş ayrı bir
performans kulvarı...
Mesela...
Algı ve aktarım sistemleri...
Filtreleme
sistemleri...
Somut temizlik
sistemleri...
Dirayet sistemleri...
Düşünce ve idrak gibi
veri arama ve işleme sistemleri...
Vicdan gibi
yazılımsal farkındalık ve arınma sistemleri...
Ve bunlar gibi daha
niceleri...
Bu denli büyük bir organizasyonun
hareket kalitesinin yüksekliği içinse beslenme , arınma , bakım...
Ve bunlarda yüksek içeriksel
kalite gereksinimi kaçınılmazdır...
Ortaya konulanın...
Yani performansın
kalitesinin yükseliği için...
İçeriye girenin
yüksek kalitede olması gerekir...
Peki nedir insana iyi
gelen besinler ?
Nedir insanın
arınmasına destek olanlar ?
Nedir somut ve soyut
iç dengeleri ölçülü bir kıvamla örgütleyenler ?
Çok şükür...
Çok şükür ki...
Bu soruların çok
çeşitli cevapları var...
Yer yüzünün genişliği
ve yaratılışın çeşitliliği insana bu imkânlara erişmekte çok seçenek sunuyor...
Ama bazı sahneler var
ki bunların hepsine eş zamanlı erişilebiliyor...
Yani kaliteli yakıt
almaya...
Hemde her
türlüsünü...
Katı , sıvı ve gaz...
İç dengeleri doğru
kıvamda organize etmeye...
Hemde anatomik ve
psikolojik...
Güçlenmeye ve
gelişmeye...
Hemde somut ve
soyut...
Mesele
Mesela şehirlerden
uzak kalmış...
Bu sebeple de
korunmuş...
Ana ayarları minimum
ölçekte zarar görmüş yani özünü kaybetmemiş...
Yaratıldığı halini
muhafaze edebilmiş...
Yüksek irtifalı dağlar
gibi...
Bu gibi sahnelerin
ortak özelliği misafirlerine çok yönlü hizmet etmesidir...
Mesela besin...
Yani yakıt
hizmetleri...
Dağların yüksek
irtifalarda olması sebebiyle o bölgelerde oksijen daha seyrek yani havada cm3
başına düşen molekül miktarları daha azdır...
Miktarın azalması
oksijendeki moleküler etki ve kaliteyi artırır...
Ayrıca vücut alçak
basınç bölgelerindeki yoğun oksijen atmosferine uygun solunum ve harekete
alışık olduğu için...
Dağlara ilk
çıkıldığında vücut daha az rızıkla daha çok iş yapmak zorunda kalınca...
Kısa bir adaptasyon
krizinden hemen sonra imkanlarını daha ekonomik kullanmak üzere gelişir...
Yani gaz türevi
besinlerin azlığı ve kalite yüksekliği eş zamanlı 2 önemli kazanca sebep
olur...
Kaliteli beslenme ve
vücutta anatomik tasarruf becerisi gelişimi...
Bu gibi imkanların az
ama kaliteli olduğu sahnelerde ödemek zorunda kalınan bedeller kişinin
performans limitlerini arttırır...
İmkanların bol olduğu
sahnelerine geri döndüğünde orda sıçrayıcı ivmeler yaşamasını sağlar...
Yani dağların besin
anlamındaki ilk faydası oksijen kalitesi ve azlığından gelir...
Gaz besinlerde
faydası yüksek ve çok yönlü olduğu gibi sıvı besinlerde de durum benzerdir...
Yer yüzünden
buharlaşan sular çeşitli filtre katmanlarından geçerek göğe doğru yükselir...
Gökte de şimşek ve
yıldırım benzeri arınma süreçlerinden geçen su iyice saflaşır...
Bu filtre ve arınma
süreçlerinden sonra dağların üstündeki soğuk hava blokları sebebiyle yağmur ve
kar yağışı olarak dağlara serpilen sular...
Dağın yüzeyindeki
bitki ve maden örtüleri ile temasa geçtiğinde...
Sürtünme ve erime
yolları ile bitki ve madenlerin özlerini kendi bünyesine emer...
Ve zaten saflaşmış su
birde mineral ve besin zinciri yönünden donatılmış olur...
Dağlara yapılan bir
seyahatte sürekli oradaki havayı solumak , bu saf minaral ve besin zengini su
moleküllerinin bağıl nem halinde vücuda girmesine...
Bu sebeple de
vücuttaki su stoklarının revize edilmesine neden olur...
Tabi ki ek olarak
dağların yüzeyine yağmış temiz karlardan demlenen bir çay...
Kar suyundan yapılan ,
dağ otları ile pişirilmiş bir çorbada bu beslenme sürecine eşlik ettiğinde...
Vücut sıvı ve katı
yönden de maksimum kalitede beslenmiş olur...
Ki dağ hayvanlarının
etlerinden hiç bahsetmiyorum bile...
O başlı başına 7
bölümlük bir makale konusu olur : )
Görüldüğü üzere
dağlar...
Katı sıvı ve gaz
besinler yönünden çok besleyici ve yüksek içeriksel kaliteye sahiptir...
Peki ya dağların
anatomi ve psikoloji üzerindeki arındırıcı ve dengeleyici özellikleri ?
Takibe devam ;)
Haydi bismiALLAH :))) yeni bir makale yolcuğu başlıyorrr
YanıtlaSilAy takibe devam ediyorum ya bunun gibi serileri çok beğeniyorum takipteyim ya gelsin devamı işte 😊daha ne yapayım her makaleye yorum atıyorummmm
YanıtlaSilŞehirdeki hava, su ve yemekle zehirlenirken bile idare edebilen vücuda bunlardan hep değil ama ara sıra da olsa verebilsek ;)
YanıtlaSilDoğala en çok yaklaşılan anan, doğalın en çok olduğu an ve mekan... Temizliğin kaynağı olan suyun en doğal hallerinden olan kar... Kendisi soğuk olsa da görenin içini ısıtan...
YanıtlaSilköye taşınmayla ilgili kafamda deli sorular varken bu makaleyle karşılaşan ben :)
YanıtlaSilTutarlı bilgiler silsilesi… Harika…muhteşem…
YanıtlaSilDiğer bölümler açıla açıla gidiyor, sondan başa gitmişim:)
YanıtlaSil🙏
YanıtlaSilHareketin olmadığı yerde önce bozulmalar başlar sonrada yok oluşlar gerçekleşir…
YanıtlaSil👏👏👏
YanıtlaSilDağdaki kardan abdest alma ve çay. Ne güzel detaylar.
YanıtlaSilBu yazıyı okuduktan sonra dağa çıkmamak mümkün değil :))
YanıtlaSilKendimi dağlara vurasım geldi, insana ne şifalı detaylar…
YanıtlaSilİnsan imkanları azaldığında nasıl dönüşmeye ve çözüme uyumlanmaya yaratılmış bir bedene sahip. Devamını çok merak ediyorum :)
YanıtlaSilDevamını çok merak ediyorum. Devam…
YanıtlaSil