ANATO-PSİKO RESET - III

 Bölüm III

Şimdi o dağın eteklerindesin...

İnsanların görmediği , şehre ters olan cephede...

Dağın arka ve yolları düzenlenmemiş engebeli yüzü...

Şiddetli bir rüzgar var...

Bir yandan da yoğun tipi...

Son hazırlıklarını yapıyorsun...

Tedbirler üzerine son kontrollerin...

Giyim, tırmanış ekipmanların, yol erzakı, defans araçları ve benzeri...

 


Artık karlı dağların bir diğer hizmeti ile nimetlenmek için hazırsın...

 

O hizmet ne mi ?

Dağların misafirlerine sunduğu kişisel gelişim hizmetleri...

Hem anatomik hem psikolojik...

 

Gelişim, dününe göre daha iyi olmak demektir...

Yani sendeki doğruluğun ve güzelliğin çoğalması...

 

Dününe göre daha güçlü ve daha mutlu olman...

 

Kazanabilme potansiyelinin...

Dayanıklılık kapasitenin...

Mücadele ve çaba gücünün...

Eş zamanlı olarak gelişiyor olması...

 

Peki karlı dağlara yapılan seyahatler insanı nasıl geliştirir?

 

Canlı sistemlerin bir diğer özelliği, onları iflas ettirmeyecek seviyede zorlayan baskılar ile gelişiyor olmalarıdır...

 

Neyi geliştirmek istiyorsanız o sistemi küçükten büyüğe doğru...

Yavaş yavaş ama her seferinde dozajı artırarak...

Her seferinde yeni ve farklı bir baskı ile...

Zorlamalısınız...

 

Zaten baskı, zorlaştıran engel demektir...

 

Yani dolaylı yoldan seni zorlayarak, zorlanan sistemleri çözüm ile ilgili bedel ödemeye sevk eden...

Ve bu vesile ile de gelişimi tetikleyen bir nimet...

 

Hayatın yapısal özelliklerinden birisi odur ki...

İnsan sürekli yeni engeller ile bir savaş halindedir...

Sürekli karşı koyması ve savaşması gereken şeyler olur...

 

Hayat düz ve pürüzsüz bir zeminde hareket etmekten ziyade...

Tam aksine engebeli, tehlikelerin, tuzakların , sınavların olduğu off road türevi bir yapıdadır...

 

Bu yapı tarzına sahip bir hayatın içinde ise insanda güçlü olması gereken üç ana sistem vardır...

 

Çaba sistemi...

Yani iç dünyaya karşı savaş...

 

Mücadele sistemi...

Yani dış dünyaya karşı savaş...

 

Dirayet sistemi...

Yani baskılara karşı dayanıklılık...

 

İşte bu üç sistem kişiyi dünya hayatında tüm engellere ve zorluklara rağmen...

Başarılı ve mutlu yaşamasına...

Her ne olursa olsun mızmızlanmadan yola devam etmesine...

Engellere rağmen bedelde istikrarlı olmasına destek olur...

 

Peki bunun karlı dağların sunduğu hizmet ile ilişkisi nedir?

 

Şimdi bir daha bak etrafına...

Dağın şehre uzak ters yönünde...

Dahaca eteklerindesin...

Zirveye en az 9 saat var...

Eteklerden başlamış şiddetli bir rüzgar...

Ve ona yarenlik eden sıkı bir tipi...

Yolun azı düzlük çoğu yokuş...

Yolda seni bekleyen olası tehlikeler var...

Yaban havanları...

Kurtlar ve ayılar...

Karın biriktiği yerlerde olası çığ riskleri...

Ve bak etrafına sen daha yolun başında dağın etek uçlarındasın...

 

Karlı dağların önemli hizmeti olan kişisel gelişimin arifesindesin...

 

Nasıl mı?

 

Şimdiden ayakların üşümeye ve içindeki ses mızmızlanmaya başladı...

“Acaba vaz mı geçsek? Hiç çıkmasak mı...”

 

Ve bu iç sese rağmen gözlüklerini taktın, sırt çantanı yüklendin ve zirveye doğru yola koyuldun...

 

Farkında değilsin belki ama çaba sistemin çoktan zorlanmaya başladı bile... İç dünyaya karşı savaş başladı...

 

Yol aldıkça yorulacaksın...

Yoruldukça iç sesin sesini yükseltecek...

Ve sen buna rağmen çabalayacaksın...

 

Yükseldikçe ısı düşecek...

Isı düştükçe üşüyeceksin...

Üşüdükçe iç sesinin konuşma sıklığı artacak...

Ve sen buna rağmen çabalayacaksın...

 

Yorgunluk üşüme ile birleşmişken...

Birde fırtına şiddetini arttıracak...

Eteklerinde tipi olan dağın ortalarında başka ne olabilirdi ki?

 

Rüzgarın şiddeti adım atmayı hatta sabit durmayı zorlaştıracak...

İç sesin haykıracak...

“SANA SÖYLEMİŞTİM NE İŞİMİZ VAR BURDA”  diyecek...

Ve sen buna rağmen iç sesine “kapa o çeneni” dercesine...

Titreyen dizlerine rağmen zirveye yol tutacaksın...

 

Farkında değilsin belki ama...

İç dünyaya karşı savaş makinesine dönüşüyorsun...

Seni başarıdan alı koyacak fısıltılara karşı,  savaş becerini geliştiriyorsun...

 

Dışardan bakanlar sadece zirveye varan bir insan görecekler...

Oysa farkında değiller...

Zirveye varan tek şey sen değil...

Aynı zamanda senin psikolojik ve anatomik iç sistemlerin...

 

Karlı dağ tırmanışı seni zorladı...

Hem de çok yönlü...

Zorladı...

Zorladı ve...

Zorlandıkça geliştirdi...

Geliştikçe yüceltti...

 

İşte bu karlı dağların misafirlerine sunduğu bir diğer hizmetti...

 

Çaba, mücadele ve dirayet sisteminde kişisel gelişim...

 

Dış koşullar zorlaştıkça mücadele ettin...

Gelen problemlere çözümler ürettin...

 

Yokuş dikleştikçe tırmanış tarzını...

Hava soğudukça hareket hızını...

Engeller çıktıkça gidiş yollarını...

Ve bunlar gibi daha çoklarını karşına çıktıkça çözdün...

Çözerken mücadele ettin...

Ettikçe güçlendin...

 

Hava soğudukça anatomin dayanmak zorunda...

Yol dikleştikçe kasların dayanmak zorunda...

Yoruldukça azmin dayanmak zorunda kaldı...

Dayanmak zorunda kaldıkça dayanıklılığın arttı...

Dirayet sistemlerin gelişti...

 

Bu tırmanışlarda verdiğin savaşlar seni dağ koşullarına uyumlandırdı fakat...

Sen yine şehre döneceksin...

 

Şimdi şehrin baskıları senin için çocuk oyuncağı...

Çünkü şehir baskıları aynı ama sendeki savaş mekanizmaları farklı...

 

Toplu taşıtlarda ki merdivenlerde mızmızlanmaya başlayıp moralinin bozulması yerine...

O bedeller sana çerez oldu...

Sen idmanını dağ yamaçlarında yaptın...

 

İş yerinde, arkadaş ortamında kötü niyetliler tuzak kurduğunda insanlar genelde hemen panikler...

 Fakat sen başkasın...

Sen fitne ve tuzaklara karşı tedbir idmanlarını ormanda yaban hayvanlarıyla yaptın...

 

İnsanlar genelde yorulduğunda işlerini yarıda bırakıp sürece ihanet etme eğiliminde olurlar fakat...

Sen başkasın...

Sen yorgunluğa rağmen pes etmeme idmanını şiddetli rüzgarda ayakların titrerken soğuk havada dikey tırmanışta yaptın...

 

İç sesin fitnelerini işitenler genelde o baskıda umutsuzluğa kapılırlar fakat...

Sen başkasın...

Sen çaba idmanını birbirine yapışık baskıların üst üste geldiği anlarda , şiddeti tipi altında yola devam ederek yaptın...

 

Yani demem o ki...

Sanki sadece karlı dağlara tırmandın ve zirveye vardın...

 

Oysa çok önemli konularda...

Sistemsel gelişim atağına kalktın...

 

Çok yönlü gelişim bedeli ödeyebileceğin bir sahnede zorlu fakat geliştirici...

Anda acılı fakat toplamda mutluluk verici...

Ve en önemlisi...

Ana savaş sistemlerini geliştirici...

Bir seyahat yaptın...

 

İşte bu karlı dağların bir diğer hizmeti...

Anatomik ve psikolojik kişisel gelişim...

 

Bitti mi ?

Çok şükür ki...

Elbette hayır...

 

Karlı dağların misafirlerine sunduğu bir diğer hizmet anatomik ve psikolojik dengeleme , bakım ve onarımdır...

 

Nasıl mı ?

 

Belki...

Bölüm...

4 te...

 

: )

Deneyimsel Tasarım Öğretisi

11 yorum:

  1. Var olanı, doğalına en yakın hale getirme... Bunu yaparken hem fiziksel olarak güçlenme... Hem de psikolojik olarak ilerleme... MaşALLAH çok güzel bir derleme...

    YanıtlaSil
  2. Somuttaki zorlanmalarin, spor gibi, soyuta etkisini çok güzel özetleyen bir yazı olmuş...

    YanıtlaSil
  3. İnsan Bedel ödedikçe marifetli bir hal alıyor problemlerine çözüm geliştirebiliyor ve ödediğimiz bedeller sadece belli bir konuda kalmıyor ilişiğindede marifetlendiriyor. Hayırda bedel ödemek nasip olsun inşAllah .
    Betimlemelerle çok güzel bir anlatım olmuş ağzına sağlık...

    YanıtlaSil
  4. Karar ile eylem arasına süre konmaz. Karar vermişsen artık net oluyor olman gerekir…

    YanıtlaSil
  5. Bedelin gücü 👊

    YanıtlaSil
  6. Alim insanın öngörüsü bu. Bir üst Lig'e hazırlanmak ama alt Lig'e de fazla olmak.

    YanıtlaSil
  7. Bildiğin insan yaşıyor o anları elinize sağlı

    YanıtlaSil
  8. Hayatta bir çok engel ve zorluklarla karşılaşıyor insan. Problemlerini çözdükçe güçleniyor marifetleniyor bunun farkında olmak ne büyük nimet..

    YanıtlaSil
  9. Hiçbir gelişim zorlanmadan olmuyor gerçekten…

    YanıtlaSil